Yozgatlı Gür'ler (Durukan, Nagihan, Reyhan)...
OĞLUMU ŞAHSİ ÇIKARLARI UĞRUNA YILLARDIR ALEYHİMDE MANİPULE EDEN BİR AİLE
BU İNSANLAR BANA VE EVLADIMA YILLARDIR TELAFİSİ İMKANSIZ ZARARLAR VERİYORLAR.
On iki yaşındaki bir çocuğun ANADOLU 11. AİLE MAHKEMESİ HAKİMİ marifetiyle benden izole edilerek çocuk istismarcılarının gölgesinde geçirdiği üç buçuk yıl..! Mahkemenin taraflı, bağımlı, gerçeği yansıtmayan gerekçeyle verdiği sorumsuz kararı oğlumun benim gözetim alanımdan çıkarılmasına ve üçüncü şahısların şahsi çıkarları uğruna ihmal edilmesine yol açtı.
AYLARDIR GÖREMEDİĞİM OĞLUM İÇİN "CEM HASTA AŞAĞI İNEMEZ ANNESİ YUKARI GELSİN" DİYEREK OYUN OYNAR GİBİ İNSANLA OYNUYORLAR. DAHA EVVEL DE YAPTILAR.
ARKA ARKAYA KENDİ ADLARINA ALEYHİMDE TAKTİKSEL UZAKLAŞTIRMA KARARLARI ALDIRIYORLAR. BUNU DA BURADAKİ YAZILARIMI GEREKÇE GÖSTEREREK YAPIYORLAR. 6284 SAYILI YASAYI AMACININ TAM AKSİ YÖNDE SIRF BENİ KRİMİNALİZE ETMEK İÇİN DEFALARCA İSTİSMAR ETTİLER. EVLERİNE YÜZ METRE YAKLAŞTIĞIMDA TUTUKLANMAM İÇİN EMNİYETTEKİ UZANTILARIYLA TEZGAH KURDULAR. PENCEREDEN SARKARAK BENİ TEHDİT ETTİLER. OYSA O EVDE BENİM OĞLUM YAŞIYOR. KAPIDAKİ GÜVENLİKÇİLERE KADAR HERKESİ DEFALARCA ZOR DURUMA DÜŞÜRDÜLER.
Cem'in nasıl olduğunu öğrenmek ve mümkünse görebilmek için Kartal Kentplus'taki sitelerine gittim. Beni hapse attırmak için yargıdaki bağlantılarını aleyhimde devreye koyduktan sonra tezgah kurar gibi site güvenliğine "Annesi yukarı eve gelsin" diye ısrar edildi. Polis çağırıp evladımın sağlığıyla ilgili endişe duyduğumu söyleyip tutanak tutturdum.
Gelen Polis'ler eve girip Cem'in sağlığından ve güvenliğinden emin oldular. Yaşadığım endişe ve kızgınlıkla polislerin ayaküstü yazdıkları tutanağı okumadan imzalayıp evime döndüm.
2017 Ekim ayında benim gözetimimden tamamen kopardıkları oğlumun birkaç ay sonra, 2018 Ocak ayında zehirlenip acile kaldırıldığını sonradan öğrendim. Acil kaydını bile hastanenin veri sisteminden sildiren çok tehlikeli insanlar bunlar. Paralel yapılanmayı uzak yerlerde aramayın. Adliyeden Eğitim kurumlarına, Emniyetten hastanelere kadar sızmadıkları yer yok.
Oğluma benim geldiğimi haber vermedikleri gibi, oğlum evde olmasına rağmen güvenliğe "evde yok" diyerek beni kapıdan geri gönderdikleri de oldu. Bunu büyük çabalarım sonucu kırk yılın başında ulaşabildiğim oğlumdan öğreniyorum. Ben böyle sonradan görme insanların kurumlardaki çıkar ağlarıyla kurdukları tezgah ve oyunlarıyla baş edemiyorum. Ne kadar mücadele edersem edeyim evladımı çıkarcı insanlardan koruyamıyorum. Bu ailenin Gökhan adındaki subay damatlarının, 15 Temmuz 2016 darbe kalkışmasının hemen akabinde TSK'den ihraç edilen, ancak Emniyet imamlarının yaptığı dava soruşturmalarının neticesinde TSK'ya iadesi jet hızıyla yapılan ilk gruptan olmasını manidar buluyorum. Çocuğumla kurdukları sahte dostluğun istismar boyutunu geçikmeli de olsa umuyorum ki ilgili kurumlar ortaya çıkaracaklardır.