Kurumlarda önemli bir güce ulaşan deepfake piyasası ve bu piyasadan nemalanan çıkar ağları

İnsanların algılarını yönetmek muazzam bir gücü elinde tutmakla eş değer. Toplumun en küçük birimlerinden başlayıp ülke düzeyine ve hatta uluslararası camiaya kadar uzanan bir silsilede algılar mütemadiyen manipule ediliyor.

Ulusaşırı siber çeteler ve yerellerdeki işbirlikçileri tarafından yapılan algı yönetiminin sebep olduğu tahribatı ölçebilecek teknik ve araçlardan henüz yoksunuz.

Akıllı telefonlardan ortam dinleyen casus yazılımların olduğunu ilkokul çocukları dahi biliyor. Sadece hoparlör ve kamera değil, hareket sensörlü yazılımları da kapsayan takip sistemleriyle çalışıyorlar. 

Dijital takipte kullanılan casus yazılımlar ve yapay zeka programları kişilerin, grupların tercihlerini ve beğenilerini, olaylar karşısında verecekleri olası tepkileri ölçmeye yarıyor. Toplanan verilerin insana ve topluma faydalı işlerde kullanıldığını düşünmek safdillik olur.

Casus yazılımlarla yapılan dijital takibin KRİMİNAL boyutu

Milyonlarca kişisel verinin işlendiği bir ortamda mafya türü siber çetelerden bahsetmek gerekiyor. Yaşanan somut örnekler, uluslararası siber çetelere ve dark web'lere eklemlenen yereldeki irili ufaklı suç yapılanmalarının varlığına işaret ediyor. 

İki hassas grup var 

İlki, dijital teknolojinin içine doğan ve gerçeklik algısı ile sanal algının birbirine girdiği Z kuşağı, diğeri de teknolojiyi sonradan yakalayan ve nimetlerinden faydalanırken birçok tuzağa düşen ileri yaştaki kesim. Yani biri gençler, diğeri de yaşlılar. Farzı misal annemin böyle bir tuzağa düştüğünü biliyorum

Annem deepfake'i idrak edemiyor. Ortam dinleyenlerin yirmi çeşit senaryo ve kurguyla hareket edebileceğini düşünemiyor. Ağzınızdan çıkan tek bir cümleye on tane hikaye ve manipulatif belge üreten bir çeteleşmenin karşısında tuzağa düşmüş olabileceğini akıl edemiyor. Mesela bir sohbetimizde metaforik olarak "birisi tecavüze uğrarsa tecavüz eden mi suçludur, tecavüza uğrayan mı" demiştim. Bu konuşmanın hemen akabinde annemi benim uygunsuz ilişkiler içerisinde olduğuma ve hatta tecavüze uğradığıma inandıran deepfake materyaller servis ediliyor. Annem karmaşık bir psikoloji içerisinde kimi koruyacağını, nasıl davranacağını şaşırıyor. Kendisine servis edilenlere safça inandığı için kültürünün ona öğrettiği biçimde hareket ediyor. Olayın namus cinayetine dönmemesi ve oğullarının başının yanmaması için susuyor. Benim aleyhimde yalancı şahitlik yapıyor ve yargısız infaz edilmemi göze alıyor

Suç networklerinin çalışma sistematiği tam da budur: Kişinin sosyal ve fiziki çevresinden insanları "Suça ortak etme/ödül/tehdit/şantaj" döngüsüne çekerek çalışıyorlar. Annemin önce maruz kaldığı ve tercihen alet olduğu bahse konu nitelikli iftiraların onlarca versiyonu var.  Ancak hakikatler idrak edilene kadar geçen sürede yaşanan zorlukların telafisi yok. 

Sosyal ve siyasal karşıtlıkları çift yönlü kullanıyorlar. Sosyal ve fiziki çevremizdeki insanları yönlendirerek kirli algı oyunlarında kullanıyorlar.

Arkadaş çevremden insanları kullanarak beni  hiç alakam olmayan sosyal ve siyasal gruplarla yan yana gösteriyorlar. Önyargıları harekete geçiriyorlar. İnsanlar bilerek ya da bilmeyerek bu tezgah ve kumpaslara alet oluyorlar. Farz-ı misal, organik sirke alacağını söyleyen Papatya'nın peşine takıldım, kendimi Rizeliler tanıtım günlerinde Maltepe'deki Ak Parti mitinginin ortasında buldum. Bunun gibi onlarca örnek var. 

Algı manipulasyonları aynı merkezlerden dizayn ediliyor

İlericilik iddiasındaki sosyalistlerden sağcı muhafazakarlara kadar her çevreye sızabilme kabiliyetini kullanıyorlar. Solcu çevrelere sizi sağcılarla yan yana gösteriyorlar, sağcı muhafazakar çevrelere sizi illegal örgütlerle yan yana gösteriyorlar. İstedikleri imajı yakaladıktan sonra film yapımcısı mantığıyla kurgu ve senaryolar üretiyorlar. Dezenformasyonu yapay zeka programlarının kullanıldığı troll ağlarıyla yönetiyorlar. Sadece benim kaydını tuttuğum nitelikli iftira düzenekleri ve dezenformasyon ağı bile toplumda infial yaratabilecek boyuttaki bir suç yapılanmasına işaret ediyor. 

Arz/taleple çalışan itibarsızlaştırma düzeneklerini nesnel boyutlarıyla ele almaya çalışıyorum

Belli odaklar tarafından başlatılan ve farklı çevrelerde karşılık bulan saldırıları nesnel boyutlarıyla ele almamda sadece sosyoloji formasyonumun değil, insanlara bakış açımın ve çok kimlikli oluşumun da etkisi var. 

İnsana önce "Can"gözüyle bakan bir inançtan geldim. Çok kimlikli olmam hasebiyle birbirinden farklı sosyal çevrelerle hep bir irtibatım oldu. Bunu bir kültürel zenginlik olarak değerlendiriyorum.  İnsanı özde sınıflar ve ideolojiler üstü bir varlık olarak görüyorum. 

Benim kişisel olayımda, üçüncü şahıslar***  paramiliter çeteler vasıtasıyla şahsi menfaatleri doğrultusunda hareket ediyor. İşin içine siyaset giriyor bir noktadan sonra. Ben hemen her kimliğimle bu toplumda muhalifim. Yani paramiliter çetenin itibarsızlaştırmadaki istekli ısrarının ve istediği neticeyi alamayınca saldırının dozunu arttırmasının arka planında muhalif kimliklerim ve siyasi görüşlerim var. 

Eski eşim ve onun eşi*** muhtemelen bu kadar büyük olaylara sebep verme niyetinde değillerdi başlarda. Dar çıkarlarının hesaplarıyla ve benim mahvıma inanarak kirli tezgahlardan medet umdular. Ancak girdikleri bataklığın derinliği ve çapı büyük olunca tek çareyi vitesi büyüterek, nitelikli iftira düzeneklerini arttırarak, EMNİYET ve YARGIDAKİ bağlantıları devreye koyarak benim mahvımda buldular. BAŞTAN SONA SUÇLULAR...! Samsun Çarşambalı Altaylı'lar ile Yozgatlı Gür'lerin kirli tezgahları sonucu evimde ya da dışarıda başıma bir iş gelirse arkamda adaleti görmek isterim. 

*** TMSF Uzman personeli Fatih Kemal Altaylı ve TMSF avukatı Nagihan Gür Altaylı - Fatih Kemal Altaylı 




Bu blogdaki popüler yayınlar

Son 5-6 yıldır elimi attığım her işin altından istisnasız çok kötü kokular geliyor

Devletin en kilit kurumlarında Cemaat/hemşerilik/siyasi çıkar grupları

Bir tür yasalar üstü "tecrit ve imha" yöntemiyle mi karşı karşıyayız?