Post-truth Çağı
Doğruluğu bilimsel yöntemlerle ispatlanmış nesnel gerçekliklerden uzaklaşıp algılar üzerine inşa edilen çarpıtılmış gerçekliğin hakimiyeti altında yaşıyoruz.
Gerçeğe rağmen yalanda direterek yalandan kâr sağlayanlar insan zihninin yanılgılarını, olaylar karşısında verilecek olası tepkileri, yani insan psikolojisinin derinliklerini gayet iyi bilen ekiplerle çalışıyorlar.
Mertçe karşımıza çıkmıyorlar. Emniyet ve Yargıdaki uzantılarının desteğini alarak onursuzca saldırıyorlar. Mahkemeleri arkadan dolanarak yargı kararlarına yön veriyorlar. Manipulatif bilgi ve belgeleri resmi kayıtlara geçirmiyorlar. Tek bir yerde fire verdiler. Onun da üzerini örtmeye çalıştılar.
Devlet içinde devlet olmuş cemaat/hemşerilik/siyasi çıkar ağlarında eylem ve söylemlerinin sorumluluğunu almaktan aciz, saf çıkarcı, yalan ve iftiralardan hicap duymayan insan tipolojisini üretiyorlar. Kimileri ödülünü alarak suça canı gönülden ortak oluyor. Yandaşlık bağlarıyla eklemlendikleri çıkar ağlarının getirilerinden gayet hoşnutlar. Direnenleri kumpaslarla dize getiriyorlar.
Devlette köşe kapmış güç odaklarının, ikamet ettiğim binaya/siteye kadar uzanan nitelikli iftira düzenekleriyle neler yapabildiklerini tecrübe etmiş biri olarak yazıyorum bunları. Saldırıların kurumsal ayağı 2017'de başlatılan dava ve soruşturmalardan açık ve net görülebilir. Mercek altına alınması gereken kişi, kurum ve adresler var. Başta konut dokunulmazlığı ihlalleri olmak üzere can ve mal güvenliğimizi tehdit eden organize saldırılara imza atıyorlar.
Not: Bilimsel veriler de nesnel gerçekliği ortaya çıkarma da tek başına yeterli olmaz. Bağlantısal ilişki ağlarında tüm olasılıklar ve değişkenler gözden geçirilmeden kestirmeden yargıya varmak büyük hatadır. Nitelikli iftiraların kaynağı zaten iftiranın maddi delil ve eserlerini üreten ve kurumlardaki uzantılarıyla koordine çalışan çetelerdir. İftiraların çürütüleceğini en başta kendileri bildiğinden savunma hakkınızı boşa çıkarmak için manipulatif bilgi ve belgeleri resmi kanallardan ortaya koymuyorlar. Böyle de bir kurumsal yozlaşmayla savaşıyoruz.
