Savaşın bile bir hukuku vardır, bize saldıranların paramiliter çetelerin hiçbir hukuku, hiçbir ahlaki ölçüsü yok...

Emniyete, İstihbarata ve Yargıya uzanan organize çetelerin marifetiyle henüz on iki yaşındayken benim güvenli alanımdan çekilip alınan oğlum, altı yıl boyunca aleyhimdeki ağır ithamlara maruz bırakıldı. Siber ve akran zorbalıklarına paralel olarak ikamet ettiğim binaya kadar uzanan cemaat/hemşerilik çıkar ağlarıyla nitelikli iftira ve itibarsızlaştırma düzenekleri devreye girdi. Mahalle aralarında gezen fuhuş/porno çeteleriyle gireni çıkanı belli olmayan paravan kontratlı dairelerde her tür kepazeliğe imza atıldı. Başta konut dokunulmazlığı olmak üzere en temel haklarımız  Emniyet birimlerinin kasıtlı ihmalkarlıklarıyla ayaklar altına alındı.

2018'de velayet davasının karar aşamasında devreye giren nitelikli iftira düzeneklerinin kapsamlı olarak soruşturulması gerekiyor. Oğluma çok benzeyen bir çocuğun binaya  getirip yanlarında gezdiren kişiler var. Bu kişi ve adreslerin hangi merkezlerden kumanda edildiğini bulmakla mükellef birimler maalesef cemaat/hemşerilik çıkar ağlarına çalıştılar: BKNZ 

Bizlerin onur ve haysiyeti, malı/mülkü üzerinden kendi  çıkar ağlarını nemalandıran güç odaklarına karşı başvurabileceğimiz bir devlet kurumunun olmadığını altı yıllık dava ve soruşturmaların seyrinden tecrübe ettim, ediyorum. 

Paylaştığım fotoğraf 25 Kasım 2019'a ait. 2017 Ekim'inden bu yana babasında kalan oğlumla görüşebildiğim ender zamanlardan biri. Altı yıldır aynı kısırdöngüyü yaşıyoruz. Yılda en fazla iki defa telefon engelini kaldırıyor. Sonra tekrar aylar süren bir iletişimsizlik hali başlıyor. Tahminim o ki birilerinin baskısına maruz kalıyor. Paralel biçimde internet üzerinden de zorbalanıyor.  Çocukları ağına düşüren siber kumanda masalarının oyun ve tezgahları ülke veya sınır tanımıyor. Yerellerdeki işbirlikçi çetelerle koordine yürüttükleri organize düzenekler var. Akran ve siber zorbalıkları koordine ediyorlar. Bunlar, İstanbul Maltepe'deki paramiliter çeteler gibi, ergenlik zaafiyetleri üzerinden tuzağa düşürdükleri çocukları küçük yaşlarda etki altına alıyorlar. Anlık/çoklu konum tespitleri ve bağlantısanlık ağları üzerinden kurulan organize tezgahlarda iradelerini ele geçirdikleri ve kendilerine tabi bıraktıkları bu çocukları her yere sızmanın aracı yapılıyor. Çocuklara yönelik olası tüm riskleri bilmeme rağmen oğlumun yılda en fazla iki defa iletişime geçmesinin arka planına ve bu döngüyü niçin sürdürdüğüne tam olarak vakıf değilim. Altı yıllık iletişimsizlik hali  üniversiteyi kazanıp başka şehre gitmesine rağmen devam ediyor. 







Bu blogdaki popüler yayınlar

Son 5-6 yıldır elimi attığım her işin altından istisnasız çok kötü kokular geliyor

Bir tür yasalar üstü "tecrit ve imha" yöntemiyle mi karşı karşıyayız?

Türk Tipi Nomenklatura