Rasyonel davranması gereken kurumlar nesnel doğrulardan uzaklaşırsa...

Çalıntı sorularla, emek harcamadan, torpille devlet kadrolarına yerleşenler, özünde kırılgan/aciz kişiliklerdir. Bizler gibi kendi emeğiyle okullar okumuş, sınavlar geçmiş, başarılar elde etmiş kişilere içten içe haset duyarlar. Göbekten bağlı oldukları çıkar ağlarında her tür kepaze işi canı gönülden üstlenirler. Bize de her fırsatta " Siz istediğiniz kadar entele dantele bağlayın, biz sizin çocuklarınızın boynuna ip geçirir gezdiririz " mesajını verirler. Dediklerini de yaparlar. Başarısızlıklarının acısını çocuklarımızdan, gençlerimizden çıkarırlar. Sistemin ayrıcalıklarından beslenen bu kesimler Osmanlı'daki devşirmeciliğin post modern versiyonlarıyla çocuklarımızı ergenlik zafiyetleri üzerinden avuçlarının içine alıyorlar. Emniyet ve Yargı birimlerindeki uzantılarıyla koordine çalışıyorlar. Tuzağa düşürdükleri çocuklarımızı "ödül/suça ortak etme/tehdit/şantaj" ağıyla bizlerden uzaklaştırarak cemaat/hemşerilik/siyasi çıkar ağlarına çalışan paramiliter çet...

Paralel/Derin Devlet Yapılanmasından türeyen çıkar ağları Ulusaşırı siber çetelerin, çocuk istismarcısı fuhuş çetelerinin, emlak mafyasının, insan kaçakçılarının, yabancı istihbarat servislerinin iç içe geçtiği organize suç yapılanmaları kendilerine PARALEL EKONOMİ inşa etmiş durumdalar. Maddi manevi yılgınlık yaratmak ve huzurumu bozmak için kurmadıkları tezgah, atmadıkları iftira, çevirmedikleri film kalmadı. Kurumsal destekli profesyonel itibarsızlaştırma saldırılarının geçmişi 2011-2012 yıllarına kadar uzanıyor. Yıllarca evimde can ve mal güvenliğim olmadan yaşamışım 2019 Şubat'ında twitter sayfalarından çıkan görüntülerde evime yasa dışı yollardan girildiğini öğrenmenin şokunu yaşadım. Uygunsuz içerik üreten çocuk istismarcısı adi çeteler arkalarında iz bırakmadan evimde girip çıkmışlar. Pornografik çekimler yaparak sosyal medyaya servis etmişler. Evi satın aldığımız 2006'dan o zamana kadar gece uyurken bile kapıyı arkadan kilitlemek aklımıza gelmezdi. Dışarı çıkarken kapı...

  Yargı kararlarına yön veren paramiliter suç yapılanmaları:  Bknz . Adalet sistemi namussuzları haklı çıkarmak, sahtekarlara para kazandırmak, dürüst insanları yargı eliyle itibarsızlaştırıp kriminalize etmek için çalışıyorsa orada haktan hukuktan bahsedilemez:  Bknz.  Emniyet ve Yargı birimleri kamuya açık Blog yazılarımda olan biteni ortaya koymama rağmen yalandan ve iftiradan beslenenlerin örgütlülüğüne müdahale etmiyor. Bilakis beni kriminalize etme çabasını kurumlar eliyle sürdürüyor.  Düşmanlık edenler kendilerini geliştirme ihtiyacı bile hissetmiyorlar. Yüzünüzü uygunsuz, absürd ya da pornografik videolara montajlayıp pazar esnafından tutun da adliyedeki mahkeme kalem memuruna, çocuğunuzun akranlarına, konu komşunuza varana kadar her yere servis ediyorlar. Saldırılar hâlâ iş yapıyor ki aynı seviyesizlikleri sürdürüyorlar.   2017'den beri dava ve soruşturma bombardımanı altındayım. Beni haklı ve mağdurken sürekli olarak kendimi savunma durumuna ...

Başımıza gelen her şeyi kendimiz araştırıp öğreniyoruz: Hukukçu oluyoruz, deprem uzmanı oluyoruz, özel güvenlikçi oluyoruz, polis oluyoruz, dedektif oluyoruz... Devlet bütün kurumlarıyla organize çetelerden bizi korumak yerine onlarla koordine hareket ediyor adeta! Yıllardır maruz kaldığım itibarsızlaştırma düzenekleri şahsi bir mesele olmanın ötesinde İNSANLIĞA KARŞI SUÇLAR* kapsamında yargılanmaya mahkum suçlardır. Cezasızlık politikaları ve suçu görmezden gelme, kurumsal ahlaka ve devlet saygınlığına yakışmayan tavırlardır. Çocukların iki yönlü istismar edilerek cezasızlık zırhı olarak kullanıldığı nitelikli iftira düzeneklerine müdahale edecek kurumsal bir irade bulunmamaktadır. İnsan onur ve haysiyeti gelişmiş demokratik toplumların ilk sırasında yer alırken, bizler hala üçüncü dünya ülkelerinin insanlık dışı paramiliter saldırılarıyla mücadele ediyoruz. Mahalle aralarında dolaşan çetelerin evime girip uygunsuz içerikler ürettiğini 2019'da sosyal medyaya servis ettikleri görün...

Sistemin "görünmez kirli araçları"nın hangi mekanizmalarla devreye girdiğini biliyoruz  Eskinin iktidar ortağı, şimdilerin terör örgütü malum cemaat yapılanmasının toplumda ve kurumsal yapılarda sebep olduğu tahribatın telafisi yok. Devleti ele geçirme hırsıyla sapkın ve karanlık bir ruhun emrine girmiş gibi ortak bütün değerleri ayaklar altına alarak saldırdılar. Fetö gibi, Adnan Oktar'cılar gibi taşeron yapılanmaların bir ayağı devletin kurumlarındadır, diğeri de mahalle aralarında gençlerin ayağını kaydıran fuhuş ve uyuşturucu çetelerinde. Bunlara siber çeteler de eklendi. Kaset/kumpaslarla insanları kumanda eden şantaj ağlarıyla çalışıyorlar. Saldırı düzeneklerinde kullanabilecekleri 'işlevsel'  parçaları kendilerine ayırıyorlar. TMSF'de kilit görevlerde bulunan eski eşim Fatih Kemal Altaylı'yı uygunsuz işlerde tuzağa düşürdüler, sonra da denklemi yeniden kurup cemaat/hemşerilik çıkar ağlarına içgüvey yaptılar. Sağlamasını alarak kurdukları tezgahlarla...

Sosyo Ekonomik Durum (SED) soruşturması için çağırıldığım İstanbul Maltepe Emniyetinde asgari düzeydeki kayıtlı gelirimin üç kalemini kuruşu kuruşuna bildirdim. Buna rağmen ahlaksız ve mesnetsiz iddialarını sürdürdüler. HUKUKTA İSPAT YÜKÜ - Suçun Maddi Delillerinin Üretilmesi - Nitelikli İftira Suçu (TCK - 267) Davalı karşı davacının ekte sunduğum dilekçesi tarafıma ulaşır ulaşmaz son on yıldır 3.500 tl limitte sabitlediğim tek kredi kartım olan İşbankası kredi kartımın hesap dökümlerini  Anadolu 19.Aile Mahkemesine ilettim. Ancak ağır itham ve iftiraların ispatı için  İNTERPOL soruşturmasına kadar uzanan  (hakimin sözlü ifadesidir) iki yıllık azmin zerresi haysiyet zedeleyici ithamları sarf edenlere gösterilmedi. Cemaat/hemşerilik çıkar ağları üzerinden kurulan kadrolaşmaların devletteki gücünü yıllardır maruz kaldığım kurumsal destekli saldırılar vesilesiyle bizzat tecrübe ediyorum. Anayasal eşitliğin ayaklar altına alındığı, objektif kriterlerin yerle bir edildiği, evr...

En temel insan hakları ihlallerine yıllardır göz yuman, insan onur ve haysiyetini hedef alan bir kurumsal yapılanma var:  Bknz. Düne kadar google'a facebook yazdığımda ilk sıraya sanal arayüzlere çıkıyordu. Bugün düzelmiş görünüyor. İnsanların facebook şifrelerini yıllardır sanal arayüzlerle ele geçiriyorlar. Koskoca ülkede yıllarca bunun önüne geçen bir siber emniyet yapılanmasının olmaması çok üzücü. Benim bu durumu anlamam yakın tarihlere denk düşer. Hesabıma girip beni zan altında bırakanlar her tür sapkın eylemi gerçekleştirmiş olmalılar. Benzerini bir dönem açtığım instagram için de yaptıklarını tahmin etmek güç değil. Bunlara bir de konut dokunulmazlığımı ihlal eden çeteleri eklediler. Cezasızlık zırhı olarak çocukları kullandılar. 2020'de evimde uzandığım yerde kaynağı hâlâ muamma bir kimyasal zehirlenme yaşadım. Aniden ayaklarımdan ve ellerimden vücuduma hücum eden bir uyuşmayla sarsıldım. Gözlerim anında bozuldu. Kendimi pencereye zor attım. El yordamıyla 112'yi a...

Ülkedeki güvenlik açıklarını kullanan ulus-aşırı siber çeteler shazam türü yapay zeka programlarıyla internet ortamlarında topladıkları verileri kullanıyorlar. Bunlar arasında yüz ve ses algoritmaları da var. Kadın/çocuk demeden herkesi zan altında bırakacak düzeneklerle çalışıyorlar. Casus yazılımlarla elde ettikleri bağlantısal verileri aleyhimizdeki tezgah ve kumpaslarda kullanıyorlar. Hiç tanımadığınız akrabalarınızdan kırk yıldır görmediğiniz ilkokul arkadaşınıza kadar istihbaratınızı yapan bu yapılanmalar kendilerine yasa ve ahlak dışı bir piyasa inşa etmiş durumdalar. Yapay zeka programlarıyla otomasyona bağladıkları saldırılarda, Blog'umda yazılarından alıntı yaptığım yazarlara varana kadar iletişim kurup adıma paylaşımlar yapan bir suç örgütünden bahsediyorum. Birbirine eklemlenen bu suç yapılanmaları kazan/kazan formülünün işletildiği şebekeler halinde çalışıyor. Emniyete ve Yargıya uzanan bağlantıları var. Yıllardır böyle büyük bir organize suç yapılanmasına karşı kişis...

Oğlum Cem on beş yaşından sonra bazı şeyleri sorgulamaya başladı. Babasının avukat eşinin manipulatif bir karakter olduğunu, babasını nikaha ikna etmek için sahte yakınlık göstererek kendisini basamak olarak kullandığını artık anlamıştı... On iki yaşındayken çocuğu ikiye bölemeyeceğimize göre onu daha fazla yıpratmamaları için ego merkezli bir annelik savaşına girmedim. Ama sağlığından ve güvenliğinden endişe duymaya başladığım gün Adliyenin yolunu tuttum. Savcılık soruşturmalarını başlattım... Baktım devlet devlet değil. Baba mal, babanın eşi cici anne tam bir çakal. Beni yalnızlaştırmak için annemi ve kardeşlerimi çoktan yanlarına çektiklerini utanç duyarak öğrendim... N'apayım bu kadar çakalın ve basiretsiz insanların arasında. Benim de gücüm bir yere kadar... Cem'le 2017'den beri iletişim engeli var aramızda. Kendisine yılda en fazla iki defa ulaşabiliyorum. Devamsızlık sorununa rağmen liseyi bir şeklilde bitirmiş olmalı. En son bir buçuk sene evvel gördüm. 7/24 leauge ...